Gelişmiş Arama
Ziyaret
3557
Güncellenme Tarihi: 2018/10/02
Soru Özeti
İbrahim (a.s)’ın Allah Teala’nın emrine itaatle oğlunu kurban etmeye kalkması imamet makamına nail olmak için miydi?
Soru
İbrahim (a.s)’ın Allah Teala’nın emrine itaatle oğlunu kurban etmeye kalkması imamet makamına erişmek için miydi?
Kısa Cevap

Kuran’ı Kerim’den ve hadis kaynaklarından anlaşıldığı kadarıyla başta Peygamber ve Masum İmamlar olmak üzere evliyanın  bütün amelleri sadece Allah rızasına erişmek içindi. Ne dünyevi makamlara erişmek içindi  nede manevi makamlara ulaşmak için. Bu zatlar Hak yolunda canlarını ve mallarını feda etmekten kaçınmayacakları bir marifetle Hakkı tanımışlardı. Kuran’ı Kerim bu konuda şöyle buyurmaktadır: «قُلْ إِنَّ صَلاتي‏ وَ نُسُكي‏ وَ مَحْيايَ وَ مَماتي‏ لِلَّهِ رَبِّ الْعالَمين» De ki: "Benim namazım, ibadetim, hayatım ve ölümüm hep âlemlerin Rabbi Allah içindir."[1]

Bu ayeti kerimede Allah Teala peygamberine buyuruyor ki insanlara namazını, ibadetlerini, hayatını, ölümünü Allah için  halis kıldığını söyle. Başka bir tabirle kulluğu ve her davranışı hangi şart altında olursa olsun yalnız Allah’a özgü kıldığını hiçbir şeyi buna ortak etmediğini bildirmektedir. Bu tevhidin özü ve en saf halidir.

Ebetteki Allah dostlarının namazları, niyazları, kullukları ve kurbanlıkları Allah’tan başkası için değildir olamazda. Evliyanın hayatı, ölümü, tüm hareketleri, alışkanlıkları ezcümle siyasetleri, ahlakları, iktisatları, toplumsal faaliyetleri Allah için olup onun rızasını kazanmak ve ilahi değerleri muhakkak etmek içindi.

İmam Ali (a.s) bu bağlamda şöyle buyurmaktadır:

 «‏مَا عَبَدْتُكَ خَوْفاً مِنْ نَارِكَ وَ لَا طَمَعاً فِي جَنَّتِكَ وَ لَكِنْ وَجَدْتُكَ‏ أَهْلًا لِلْعِبَادَةِ فَعَبَدْتُكَ»

‘Ben ateşinin korkusundan veya cennetine tamahtan sana kulluk etmekte değilim. Bilakis seni ibadete layık bulduğum için ibadet ederim.’[2]

Bu öğretilere binaen peygamberler ve evliyanın bir makama veya mülke kavuşmak için Allah’a kulluk ettiklerini düşünmek doğru olmayacaktır. Hz. İbrahim (a.s)’ın evladını kurban etmekle imtihan edilmeden öncede ağır imtihanlarla sınanmış ve başı dik bu imtihanlardan çıkmıştır. Bütün bu imtihanların sonucunda Allah Teala onu imamet makamına seçmiştir. Zira Kuran’ı Kerim bu konuda şöyle buyurmaktadır: «وَ إِذِ ابْتَلى‏ إِبْراهيمَ رَبُّهُ بِكَلِماتٍ فَأَتَمَّهُنَّ قالَ إِنِّي جاعِلُكَ لِلنَّاسِ إِماماً ...» Hani Rabbi, İbrahim'i birtakım kelimelerle denemişti. O da (istenenleri) tam olarak yerine getirmişti. (O zaman Allah İbrahim'e): "Seni şüphesiz insanlara imam kılacağım" dedi.[3]

Hiç şüphesiz bütün gerçek müminlerin hatta Allah dostlarının gerçekleştirdiği ameller ve ibadetler ilahi rızaya ve kurb’a ulaşmak içindir. Kuran’ı Kerim buna şöyle ışık tutmaktadır:

«وَ مِنَ اللَّيْلِ فَتَهَجَّدْ بِهِ نافِلَةً لَكَ عَسى‏ أَنْ يَبْعَثَكَ رَبُّكَ مَقاماً مَحْمُوداً» ’ Rabbinin seni makam-ı mahmud’a ulaştırması ümidiyle geçenin bir kısmında sana mahsus olan nafileyle teheccüd et.’[4]

Teveccüh edecek olursanız bu ayeti kerimede teheccüd ve gece nafilesi makam-ı mahmud’a ulaşmak için bir vesile olarak tanıtılmıştır. [5]

Konunun tam olarak açıklık kazanması için şu ayeti kerime teveccüh edecek olursak:

«وَعَدَ اللَّهُ الْمُؤْمِنينَ وَ الْمُؤْمِناتِ جَنَّاتٍ تَجْري مِنْ تَحْتِهَا الْأَنْهارُ خالِدينَ فيها وَ مَساكِنَ طَيِّبَةً في‏ جَنَّاتِ عَدْنٍ وَ رِضْوانٌ مِنَ اللَّهِ أَكْبَرُ ذلِكَ هُوَ الْفَوْزُ الْعَظيمُ»

”Allah, mümin erkeklere ve mümin kadınlara, ebedî olarak kalacakları, içinden ırmaklar akan cennetler ve Adn cennetlerinde tertemiz köşkler vadetti. Allah'ın rızası ise, bunların hepsinden daha büyüktür. İşte bu büyük başarıdır.”[6]

Ayan olduğu üzere Allah dostları için gerçek nimet ve başarı ilahi rızayı kazanmaktır. Büyük başarıda budur. Hz. İbrahim (a.s) gibi evliya tarafından muvahhitlerin babası olarak tanıman bir Halilullah elbette rızayı ilahiyi kazanmak için sınanmıştır. Belki de bu büyük sınamaların sonucu İbrahim (a.s)’ı varlık aleminde imamet makamına ulaştırılarak ilahi rızanın tahakkuk bulduğu izhar edilmiştir.

 

 

 

 

[1] Enam/162.

[2] Meclisi, Muhammet bakır, bihar’ul-envar, 69.c, 287.s, dar’ul ehya-i et’tras’ul-arabi, Beyrut, 2.bk, 1403.h.

[3] Bakara/124.

[4] İsra/79.

[5] Daha fazla bilgi için: Makam-ı Mahmud, 15242.

[6] Tevbe/72.

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Bazen kıbleye doğru oturuyor ve temiz imamlar (a.s) ile sohbet ediyorum ve bu esnada bedenimde özel bir hal hissediyorum ve deyim yerindeyse tüm tüylerim ürperiyor. Bu hal neyin işaretidir?
    9831 Pratik Ahlak 2012/01/18
    Bildiğiniz gibi masum hazretler (a.s) bizim amellerimizi gözetlemektedir ve rivayetlerde de bu konuya işaret edilmiştir. Kesinlikle bu ilgi onların haremindeyken veya dikkatle kendilerine sevgi ifadesinde bulunduğumuzda daha çok ve belirgindir. Öte taraftan bedenin heyecanlıyken ve manevi hallerde reaksiyon göstermesi, hepimiz için vuku bulmuştur ve ayet ve rivayetlerde de bunun ...
  • Birbirini seven ve ilişkilerinde günaha düşmek istemeyen kız ve oğlan hangi şer’i yolla sorunlarını giderebilirler?
    16977 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2009/10/22
    İslam’a göre kadın ve erkek birbirlerinin tamamlayıcısıdır. Hekim olan Allah bu ikisini birbiri için yaratmıştır. Çünkü onlar birbirinin huzur kaynağıdır, birbirlerinin duygusal, ruhsal ve cinsel isteklerini karşılamaktadırlar.İslam iki tarafın da ihtiyaçlarının karşılanması için evliliğin (geçici veya daimi) çerçevesini belirlemiştir. Kadınla erkek ...
  • Niçin Abdulmuttalib oğlunun adını Abduluzza koymuştur?
    22722 تاريخ بزرگان 2008/07/22
    Abdulmuttalibin oğlu Ebu leheb (Haşim oğlu Abdulmuttalib oğlu Abduluzza) künyesi Ebu utbe’dir, Peygamber (s.a.a) efendimizin amcası ve aynı zamanda onun en katı düşmanlarından biridir. Annesi Beni Huzae kabilesinden Lubna ve eşi Harb ibn-i Umeyye’nin kızı ve Ebu süfyanın kız kardeşi, Ümm-i cemil adıyla tanınan Arvi veya Avra’dır. ...
  • Şia, Ömer b. Hattab’ın eşcinsel olduğuna mı inanmaktadır?
    14387 تاريخ بزرگان 2013/12/19
    Şia’nın raşit halifeler ve özellikle Ömer b. Hattab’a yönelik bakışı, imamların (a.s) bakışıdır. Şia’nın muteber hadis kitaplarının hiçbirinde Ömer b. Hattab’ın eşcinsel oluşu hakkında bir rivayet nakledilmemiştir. Şia’ya atfedilen bu tür sözlerin çoğu temelsizdir, esassızdır ve Şia âlimlerinin inancı değildir. ...
  • Ne zaman baba ve anne adına (onlardan vekalet ve niyabet olarak) namaz kılmak mümkündür?
    7573 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/07/28
     Diri bir kimse adına (onlardan naip ve vekil olarak) farz namaz ve oruç yerine getirmek caiz değildir. Mükellef olan her kes kendi farz namazlarını mümkün olan her şekilde yerine getirmelidir. (İster ayakta, ister oturarak, ister yatarak hatta işaret ile)İmam Humeyni ve diğer taklit ...
  • Şerî mesafe miktarı ne kadardır?
    5524 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/01/23
    A. Şerî mesafenin miktarı hakkında birkaç görüş vardır: Bazıları mesafe miktarının 22/5 km olduğu görüşündedir.[1] Bazıları şerî mesafenin 21/5 km olduğu fikrini taşımaktadır.[2] Bir grup da şerî mesafenin 22 ...
  • Cenabet olan kimse gusül almadan banyodan çıkarsa bütün bedeni necis sayılır mı?
    24678 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/06/12
    Sorunun cevabını vermeden önce şu noktayı hatırlamamız gerekir: Cenabetten maksat necasetle bütün bedenin necis olması değildir. Cenabet gerçekte manevi necasettir. Meni bedenin tümünü değil yanlızca bedenin değdiği yeri necis eder, yıkamakla ve necasetin gidermesiyle değdiği yer pak olur. Örneğin cenabet olan ...
  • Kuran’a göre gençlerin toplumdaki rolü nedir?
    2910 Tefsir 2020/01/20
  • Nevruz bayramı hakkında ne gibi bir şerî delil mevcuttur?
    12947 Diraytü’l-Hadis (Hadis Etidü) 2011/08/21
    Bu bayram, İslam öncesi yaygın olan İranlıların antik bayramlarındandır. Rivayet kitaplarında İmam Sadık’tan (a.s) nevruzun fazileti hakkında bir rivayet nakledilmiş ve son dönemdeki meşhur fakihler bununla amel etmiş ve de nevruzda gusül almanın müstehap olduğuna fetva vermişlerdir. Lakin bazıları da bu rivayet hakkında münakaşa yapmıştır. Bu nedenle, yüzde yüz ...
  • Nafile namazlarını hangi zamanlarda kılmak gerekir?
    10895 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/10/22
    Nafile namazlarını kılmak, farz namazları kılmak için hazırlık oluşmasına ve insanda farzları ve farz namazları yerine getirmeye dönük bir rağbet meydana gelmesine neden olur. Nafilenin en önemli etkisi, yakınlık hadisi adındaki hadiste belirtilen şeydir: İmam Sadık (a.s) büyük atası Peygamberden (s.a.a), Peygamber (s.a.a) Cebrail’den ve Cebrail de Yüce Allah’tan ...

En Çok Okunanlar