Gelişmiş Arama
Ziyaret
5097
Güncellenme Tarihi: 2011/10/17
Soru Özeti
Müstahdese meseleler ne demektir?
Soru
Müstahdese meseleler nedir? Ne manaya gelmektedir?
Kısa Cevap

Müstahdese meseleler, yeni meseleler demektir. Bundan maksat ya eski fıkhi eserlerde değinilmeyen meselelerdir veya gerektiği şekilde ele alınmamış ve yeniden gözden geçirilmeye ihtiyaç duyulan meselelerdir. Örneğin verilen cevap yeterli olamamakta ve uygulanamamaktadır. Oysa kanun koyucunun uygulanamayacak hükümleri göndermesinin manası yoktur.

Ayrıntılı Cevap

Müstahdese meseleler zaman açısından çağımıza (son 50 yıl) dönmekte ve özellikle son 20-30 yıldır yani İslam devriminden sonra söz konusu olmuştur.

Bundan da maksat ya eski fıkhi eserlerde değinilmemiş meselelerdir veya değinilmişse de bazı sebeplerden dolayı fazlaca özen gösterilmemiştir. Bu yüzden ‘acaba müstahdese meseleler, önceden ele alınmış ama ortaya çıkan değişikliklerden dolayı onlara yeni bir bakışı gerektiren ve mevcut şartlara göre ele alınması gereken meseleleride kapsamakta mıdır?’ sorusuna cevap olarak diyoruz ki: Genel olarak yeni bir bakışa ihtiyaç duyduğumuzu düşündüğümüz meseleler müstahdese meselelerdendir. Bunlar ister önceden ele alınmış ama cevapları sağlam temellere dayandırılmayan eski meseleler olsun, ister yeterli olmayan cevaplar olsun farketmez. Zira dinin uygulanamayacak ahkam ve kanunları olduğu düşünülemez. Kanun koyucunun toplumda icra edilemeyecek ve dini kavramlarla uyuşmayan ahkamları göndermesinin manası yoktur. Yani şer’i hüküm icra edilebilmelidir. Örneğin şöyle bir soruyla karşılaşabiliriz: Tıp öğrenmek için, ölüyü eğitim amaçlı parçalamak gerekir, bir organı parçalamak ise dokunmayı ve bakmayı gerektirir; bir doktorun bir takım eğitimlerden geçmeden yetişmesi mümkün olmayacağına göre tıp eğitiminin hükmü nedir? Eğer cevap ‘tıp eğitimi haramdır’ olsa, o zaman ‘peki ne yapalım?’ sorusu karşımıza çıkacaktır. Buna verilecek cevap ‘fasıklar, facirler ve kafirler varken dindar Müslümanların bu dalda uğraşmalarına ne ihtiyaç var’ olursa bu mantıklı bir cevap olur mu? Kesinlikle hayır! Zira İslamdan böyle bir düşünce tarzı çıkarmak, bizim ondan edindiğimiz düşünce tarzından çok farklıdır. Bu dalda uzman olmak şeriata aykırı olsa İmam Zaman (a.f) zuhur ettiğinde acaba sağlık bakanlığını kafirlere, fasıklara ve facirlere mi bırakcaktır?

Öne sürülen yollar uygulanabilir şeyler midir? Bu yollar İslami meselelere nereye kadar uyar? Yani İslam toplumunda gerçekten tıp biliminin yeri yok mudur? Yani bir Müslüman doktor olamaz mı? Doktorsuz bir İslam toplumunun düşünülemeyeceği açıktır. Zira biz İslamın bütün dünyaya hakim olmak idealinde olduğunu, yeryüzünde hiç gayr-ı müslümin kalmamasını istediğini biliyoruz. Bununla birlikte İslam toplumunda -örneğin- hiç doktor olmadığı düşünülebilir mi? Tıbbın hükümleri Müslümanlara uygulanamaz mı? Tıp öğrenimi sadece fasıklara ve facirlere mi caizdir? Dolayısıyla yeni bir bakışa ihtiyaç vardır. Bu hususta verilen cevapların, İslamın cevabı olduğunu söyleyemeyiz.

Dolayısıyla diyoruz ki müstahdese meseleler, eski fıkhi kitaplarda gerektiği şekilde ele alınmamış meselelerdir.                   

  

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Rastgele Sorular

  • Ahbaricileri nasıl cevaplandırmalıyız?
    5805 Eski Kelam İlmi 2012/08/01
    Ahbariciliğin mebnasını iki kısma ayırabiliriz: Birincisi epistemolojiktir. Diğeri dini öğretileri elde etmek için takip edilen yöntem problemidir. Epistemolojik bağlamda ahbariler dini öğretileri elde etmek için kabul gördükleri tek bilgi kaynağı rivayetlerdir. Ahbariler “kütübi arb’ada”; dört kitapta (Şianın rivayetler bazında kabul gördükleri dört kaynak kitap) zikredilen tüm rivayetler ...
  • Nazardan korunmak nasıl mümkündür?
    10750 Tefsir 2011/05/09
    Nazar, nefsin oluşturduğu tesirlerindendir ve onun inkar etmeğe bir delil yoktur. Hatta bazı hadiseler nazarın varlığına delil sayılır. Merhum Şeyh Abbas Kummi, nazardan korunmanın yolları hakkında Kalem Suresi'inin 51. ayetini okumayı tavsiye etmiştir. Bu ayetin nüzul sebebine bakıldığında onun nazara karşı etkili olduğu ...
  • Kadın eşinin cinsel birleşme isteği karşısında kaçınabilir mi?
    88406 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/07/21
    Peygamber Ekrem (s.a.a) ve onun pak Ehlibeyti’nin (a.s) rivayetlerinde cinsel birleşmeyle alakalı kadın ve erkeğin bir birlerini gözetmeleri gerektiği konusu belirtilmiştir. Cinsel birleşmede olduğu gibi karşılıklı bu gözetme çok yönlüdür. Bu rivayetlerde erkeğe şöyle buyrulur: Erkeğin dinginlikle, oynaşarak ve yavaş yavaş cinsel birleşme amelini yerine getirmesi müstehaptır.
  • İnsanın ölen yakınını rüyada görebilmesi için hangi duayı okumalı veya hangi ameli yerine getirmelidir?
    157195 Kur’anî İlimler 2012/03/14
    Misbah-ı Kef’ami adlı kitapta ölenleri rüyada görmek için yapılması gerekenler konusunda şunlar yazılıdır: ‘Masum İmamların bazı ashabının kitaplarında şöyle yazdıklarını gördüm: İnsan Peygamberlerden (a.s) veya Masum İmamlardan (a.s) birini, annesini, babasını veya herhangi birini rüyasında görmek istiyorsa Şems, Leyl, Kadir, Kafirun, İhlas, Felak ve Nas ...
  • daimi ve geçici nikâhın akdi nasıl okunuyor?
    5466 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2015/05/20
    Ayetullah Mehdevi Hadevi Tahrani Hazretleri (damet berakatuh) mezkûr sorunun cevabı hakkındaki açıklaması şöyledir: Eğer erkek bayan tarafından, bayanı kendine aktetme vekaletine sahip ise daimi akitte mihriyesini tayin ettikten sonra şu şekilde akti okuyabiliyor: a) bayan adına desin: “zevvectü müvvekkileti li nefsi ala sidaki’l malum. Yani ...
  • Bazı tebliğ siteleri aracılığıyla kazanç elde edilmektedir. Böyle bir şey caiz midir?
    4842 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/07/28
    Taklit mercilerinin bu soruya verdikleri cevaplar şöyledir:Hz. Ayetullah el-Uzma Hamanei: Ziyaret edilen tebliğ sitelerinde yalan ve batıl şeyler yoksa, alınan meblağ da hediye ise o sitelere girip onlardan söz konusu parayı almanın sakıncası yoktur. Hz. Ayetullah ...
  • Kur’an Kerim ayetlerinde ve masumlardan nakledilen hadislerde arş ve kürsî kavramlarıyla çok kez karşılaşmaktayız, bu iki kavramdan maksat nedir?
    6187 Tefsir 2008/05/19
    Kuran müfessirleri ayet ve rivayetlere dayanarak arş ve kürsî için değişik anlamlar ifade etmişlerdir. Bazıları arş ve kürsînin iki farklı kelime ama manalarının bir olduğunu söylemiş ve bundan maksadın kinaye yoluyla Allah'ın âlemi idare etmesidir demişlerdir. Fakat bazı âlimler ise şu anlamları söylemişlerdir:1. ...
  • Eğer servet yığmayı kınama hakkında nakledilmiş rivayetler doğruysa, insanların ve bazı âlimlerin servet yığması nasıl açıklanabilir?
    8218 Ekonımi Felsefesi 2012/11/06
    Birincisi, belirtilen rivayet her ne kadar senet açısından zayıf olsa da bu konuda bulunan diğer rivayetler göz önünde bulundurulduğunda senet zaafı giderilmektedir. Muhteva açısından bu rivayet ya meşru olmayan yollardan elde edilmiş veya humus ve zekât gibi mali yükümlülükleri yerine getirilmemiş servet yığmaya işaret etmektedir. İslam’da şer’i ...
  • Saçlarım döküldüğü için peruğu başıma yapıştırmak zorundayım. Bu durumda abdest ve guslümün hükmü nedir?
    11871 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/04/11
    Ayetullah el-Uzma Mehdi Hadevi Tahrani’nin cevabı: 1- Ekilen saç, doğal ve uzayan türden olur ve bedenden sayılırsa insanın kendi saçı hükmündedir. 2- Ekilen saç, sentetik elyaftan olur veya doğal ama uzamayan türden ise onu kaldırmak mümkün olmaz ve deriye değecek şekilde mesh de ...
  • Aristo ilahi peygamberlerden miydi?
    17550 تاريخ بزرگان 2010/06/02
    Bu sorunun kısa cevabı yoktur. Ayrıntılı cevap seçeneğini tıklayınız. ...

En Çok Okunanlar