Gelişmiş Arama
Ziyaret
5142
Güncellenme Tarihi: 2010/09/06
Soru Özeti
İslam hükümlerini sormak uzmanlık gerektirir mi?
Soru
Bazı zamanlar âlimlerden soru soruyoruz. Sorunun cevabını bilmediğimiz veya özel bir konu hakkında soru sorduğumuz için rahatsızlık duyduklarını bize yansıtıyorlar. Onlar Farsça ve Arapça bilmediğimiz ve uzmanlık derslerine katılmadığımız için hadisleri okumaya ve tahlil etmeye hakkımız olmadığını ve sadece uzman sıfatıyla kendilerinin yanına gelebileceğimizi söylemekteler. Bu adilce midir? İslam ve Allah hiç kimseye apaçık doğruları bilme ve düşünme gücü vermemiş midir? Bu tür âlimler insanları (dostça ve karşılıklı anlaşmayla) İslam’a doğru yönlendirmemekte ve İslam’dan uzaklaştırmaktadırlar.
Kısa Cevap
Bu sorunun kısa cevabı yoktur. Ayrıntılı cevap seçeneğini tıklayınız.
Ayrıntılı Cevap

İslam hüküm ve ilimlerini bilme ve öğrenmenin derinlik açısından değişik düzey ve mertebeleri vardır.

A) Yüzeysel bilgi ve genel bilgilenme: Amelî, ahlakî ve inançsal hüküm, adap ve buyrukları öğrenmek gibi.

B) Delilli Bilme: Ahlakî, İnançsal ve amelî fıkhî delilleri öğrenmek gibi.

C) Amelî, ahlakî ve inançsal hükümlerin felsefe ve hikmetini bilmek.

İlk merhale (yüzeysel bilgi ve genel bilgilenme) düzeyinde öğrenmek ve sormak her bireyin görevidir. Buna cevap vermek de âlimlere farzdır. Ama ikinci ve üçüncü merhaleler düzeyinde öğrenmek gerekli ilmî ve teknik maharetleri kazanmadan ve lazım olan araçları hazırlamadan iyi bir netice vermez ve bazılarının nezdinde vakit telef etmek olarak telaki edilebilir. Tıpkı uzmanlık isteyen tıbbî meseleler hakkında bilgisi olmayan bireylerin bir doktoru herhangi bir hastalığın uzmanlık isteyen delillerini açıklamaya mecbur kılma girişimleri gibi. Böyle bir durumda doğal olarak soru sorulan doktor ve soru soran bireyin vaktinin telef olmasından başka bir netice hâsıl olmayacaktır. Fıkıh ve içtihat ilimlerindeki gerekli maharetlerin ne olduğunu öğrenmek için şu soruların yanıtlarına müracaat ediniz: 1077. Soru (Site: 1235), İndeks: Fetva Vermenin Temelleri ve Delilleri; 66. Soru (Site: 307), İndeks: Kur’an ve İçtihat; 7791. Soru (Site: 7897) , İndeks: Bazı Müçtehitlerin Bir takım Müşterek Konulardaki İhtilafları.

Din âlimleri her zaman kitap yazıp basarak ve soru ve cevap oturumları düzenleyerek vb. muhatapların bilgi düzeyini yükseltmeye ve belirtilen alanda İslamî ahlak ve güler yüzle soruları yanıtlamaya çalışmışlardır. Bu iddiamızın delil ve tanığı ikinci ve üçüncü merhale düzeyini de kapsayan soruları yanıtlamak için değerli din âlimleri tarafından internet eksenli değişik sitelerin faaliyete geçirilmesidir.

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Rastgele Sorular

  • Eğer işe acil ihtiyacımız varsa ve iş yerinde kendi isteğimiz ve normal olarak namaz kılma imkânımız yoksa ne yapmalıyız?
    2649 Varie 2019/02/18
    Namazın her ne şart altında olursa olsun eda edilmesi gerekir. İnsanın işe olan ihtiyacı vakaların büyük çoğunluğunda namazın eda edilmesini engelleyecek bir zaruret taşımamaktadır. Öyleyse insan namazını eda edecek kadar serbest olacağı bir fırsat yaratmak için bir düzenleme yapmalıdır. Bahsi geçen soruda fakihlerin fetvalarının delaleti işi bahane ...
  • Âlimlerin kendini Ayetullah ve Hüccetü’l-İslam unvanlarıyla tanıtması tekebbür değil midir?
    5907 Pratik Ahlak 2011/11/21
    Tevazu, insanın gelişmesine neden olan çok beğenilen sıfatlardan biridir. Bunun mukabilinde tekebbür ve kendini büyük görme ise çok çirkin ve kötüdür. Tekebbür, insanın kendisini başkaları karşısında olduğundan daha çok ve büyük göstermesidir. Bu nedenle, eğer insan kendini gerçekte olduğu gibi tanıtırsa, tekebbür etmemiş ve sadece tevazuu terk etmiş olur. ...
  • Acaba gece namazına kalkabilmemi sağlayacak bir yöntem var mı?
    5297 Pratik Ahlak 2012/08/11
    Her sağlıklı insanın, sağlığını korumak için her gün belirli bir süre uyumaya ihtiyacı var. Düzenli ve sistemli bir hayat programı ile hem ihtiyacımız olan uyku ve dinlenmeyi hem de sabah namazından önce gece namazı için uyanmayı sağlaya biliriz. Böylelikle rahatlıkla bu değerli amelin faziletine ulaşabiliriz. Gece namazına ...
  • İmam Hüseyin (a.s) ve ashabı suları az olmasına rağmen Aşura günü nasıl gusül aldılar?
    7513 Masumların Siresi 2010/02/06
    İmam Hüseyin (a.s)'ın Ehl-i Beyt'i ve ashabının susuzluğuna ait rivayetlerle İmam (a.s) ve ashabının Aşura sabahı gusül, abdest ve temizlik yaptıklarına dair olan rivayetler hakkında söylemek gerekir ki, İmam (a.s)'ın kafilesinin suya ulaşmaması için muhasaraya alındığı ve İmam Hüseyin (a.s)'ın şehadet anında susuz ...
  • Kur’an’ı sa’it’ten maksat nedir?
    5584 Teorik İrfan 2011/11/12
     Kur’an’ı sa’it’ten maksat duadır. Hz. İmam Humeyni (r.a) bu konuda şöyle buyurur: “Büyüklerimizden bazıları: “Kur’an”, nüzul eden Kur’andır. Aşağıya doğru inmiştir. Dua ise aşağıdan yukarıya doğru çıkıyor. İşte bu Kur’an’ı sa’ittir. Yani dua insanın elinden tutup yukarılara çıkarıyor. Ben ile siz oraların nasıl olduğunu anlayamıyoruz, ehli olan kimseler ancak anlayabiliyorlar.”
  • Nelerin üzerine secde etmek caizdir?
    3038 Secde 2019/03/12
    Bu konuda var olan genel kaide: yere ve yerden biten şeylerin üzerine secde etmenin sahih olduğudur. Elbette yerden biten şeyin insanın kullandığı yiyecek ve giyecek olmaması şartı vardır. Öyleyse buğday, arpa ve pamuk gibi bitkilerin üzerine secde etmek doğru değildir. Üzerine secde etmenin sahih olduğu nesnelere bazı ...
  • “İyyake na’budu ve iyyake neste’in” ayetinin tefsiri nedir?
    85670 Tefsir 2012/04/09
    Ayeti Şerife’nin tercümesi: “(Allahım!) Yalnız sana ibadet ederiz ve yalnız senden yardım dileriz.”[i] Allah’a ibadet, insanın kendi varlığının sahibinin Rabbine ait olduğunu göstermektir.[ii]”İstianet” yardım talebinde bulunmaktır[iii] ve “a-v-n” mutlak yardım anlamındadır.[iv]
  • Aristo mantığı ile diyalektik arasındaki farkı nedir?
    14695 İslam Felsefesi 2011/03/02
    Mantık bir kanunlar manzumesidir ve bu kanunlara riayet etmek düşüncede hataya düşmemizi engeller. Mantık eski ve yeni mantık diye iki kısma ayrılır. Eski mantık, bize nasıl doğru bir kıyas ve istidlal üreteceğimizi öğreten Aristo mantığıdır; başka bir ifadeyle Aristo mantığı istidlalin şekil ve kalıbına ek olarak, ...
  • Sad suresi 26’ıncı ayetin tefsiri
    3807 Tefsir 2019/06/02
    «يا داوُدُ إِنَّا جَعَلْناكَ خَلِيفَةً فِي الْأَرْضِ فَاحْكُمْ بَيْنَ النَّاسِ بِالْحَقِّ ...» Sad suresinin 26’ıncı ayetinde Hz. Davut (a.s) hitap alınmıştır. Allah Teala bu ayette Hz. Davut (a.s)’a hitap ederek onu yeryüzünde halifesi ve vekili karar kılmıştır.[1] Böylece toplumsal bazda diğer ulvi peygamberler ...
  • “Günlere düşmanlık yapmayın, onlar da size düşmanlık yapmasın”, cümlesinden maksat nedir?
    5822 Diraytü’l-Hadis (Hadis Etidü) 2012/02/15
    Bu ibarenin anlamı şudur: “Günlere düşman kesilmeyin zira onlara düşman kesilirseniz onlar da size düşman kesilir”. Bu ibare Peygamber efendimiz’den (s.a.a.) nakledilen bazı rivayetlerde zikredilmiştir. "Günler"den kasıt haftanın günleridir.Bu tabir, zamanın ehemmiyetini ve günleri, kötülük kaynağı algılayıp şikâyet konusu yapılmaması gerektiğini göstermektedir. Aksi ...

En Çok Okunanlar