Gelişmiş Arama
Ziyaret
11234
Güncellenme Tarihi: 2012/02/04
Soru Özeti
Ayet ve rivayetlere göre salih amellerin yok olmasına neden olan ameller hangileridir?
Soru
Ayet ve rivayetlere göre salih amellerin yok olmasına neden olan ameller hangileridir?
Kısa Cevap

Ayet ve rivayetlerde, Allah’a iman, şirke düşmemek ve mürted olmamak amellerin kabul olunmasının ilk şartları olduğu, bunlar olmadan hiç bir salih amel kabul edilmeyeceği belirtilmiştir. Namazı terketmek, minnet ederek salih amel yapmak, başa gelen işlere razı olmamak vb. gibi amellerin yok olmasına neden olan şeyler -ayrıntılı cevap bölümünde değineceğimiz gibi- iman ve kalbi inancın zaafından kaynaklanmaktadır. Eğer imanı korumak için çaba harcarsak amellerimizde korunacaktır.

Ayrıntılı Cevap

Ayet ve rivayetlerde, güzel ve salih amellerin yok olmasına neden olan günahlardan, Habt ve amellerin batıl olması şeklinde ifade edildiğinden cevaba geçmeden önce bu kelimenin lügat manasına bakacak, sonra Kur’an ve rivayetlerdeki örneklerine dönecek, ardından salih amelleri korumanın önemine değineceğiz.

Habt

Habt kelimesi, amelin yok olması ve etki etmemesi manasına gelmektedir. Sihahi’l-Lugatte şöyle yazar: ‘Ameli habt oldu demek sevabı yok oldu, demektir.’[1] Misbahu’l Münir’de de şöyle diyor: ‘Ameli habt oldu, yani ameli bozuldu, boşa gitti.’[2]

Kur’an’da ve rivayetlerde bazı çirkin amellerin salih amelleri yok edeceği belirtilmiştir. Aşağıda onlardan birkaçını örnek olarak getiriyoruz:

a) Kur’an’da Habt

Salih amellerin yok olmasına neden olan ameller demek olan Habt ve ondan türeyen kelimeler Kur’an’da 16 kere gelmiştir. Bazıları şunlardır:

1- Küfür ve Şirk

ı) Kim imanı inkar ederse bütün işledikleri boşa gider ve o, ahirette hüsrana uğrayanlardandır.[3]

ıı) Şirk koşanlar, kendi kafirliklerine tanıklar iken, Allah'a secde edilen yerleri imara hakları yoktur. Onlar, bütün yaptıkları boşa gidenlerdir ve onlar, ateşte süresiz olarak kalanlardır.[4]  

Bu iki ayette şirk ve küfürün, müşrik ve kafirlerin amellerini yokedeceği açıkca belirtilmiştir.

2- Nifak

İman edenler derler ki: Sizinle beraber olduklarına dair bütün kuvvetleriyle yemin edenler bunlar mı? İşte yaptıkları boşa çıktı, hüsrana uğrayan oluverdiler.[5]

3- Allah’ın Ayetlerini ve Ahireti Yalanlayanlar

Ayetlerimizi ve ahirete ulaşmayı yalanlayanların bütün amelleri boşa çıkmıştır. Onlar yaptıklarından başka birşeyle mi cezalandırılacaklar?[6]

b- Rivayetlerde Habt

I) Hastalık vb. gibi bir neden olmadan namazı terketmek

Ubeyd b. Zürare diyor ki: İmam Sadık’tan (a.s) Kim imanı inkar ederse bütün işledikleri boşa gider.[7] ayetinin tefsirini sorduğumda buyurdu ki: ‘İkrar ve itiraf ettiği ameli terkeden kimse kastedilmiştir.’ Ben ‘O ameli terketmenin ölçüsü nedir? Tümünü mü terketmesidir?’ diye sorduğumda şöyle buyurdular: ‘Örneğin mest olmadan veya nedensiz olarak, bilerek namazı terkeden kimse bunlardandır.’[8]

ıı) Usul-u Din’de Şüphe Etmek

İmam Sadık’ın (a.s) ashabından Mufazzal şöyle diyor: ‘İmam’ın (a.s) şöyle buyurduğunu duydum: Şüphesi veya zannı olupta onların üzerinde kalanın amelini Allah yok eder. Allah’ın hücceti açık hüccettir.’[9]

Meclisi (r.a) bu hadis hakkında şöyle buyuruyor: ‘Yakine ulaşma imkanı olanın usul-i din’de şüphe ya da zanda bulunması caiz değildir. ‘Allah’ın hücceti açıktır’ sözünden maksat ise, kim usul-i din hakkında delil peşinde olursa yakine ulaşır. Yakine ulaşınca da şüphe ve zannı kalmaz.’[10]

ııı) Kocasına ‘Senden hiç hayır görmedim!’ diyen kadın

Evlilikte kadının üzerine farz olmayan, evin temizliği, aşçılık, çocuk bakımı gibi bir çok zahmetli işi üstlenen ve Allah’ın bunların karşısında kendisine bir çok sevaplar verdiği kadın, bunları kocasına eziyet ve minnet ederek yaparsa yaptığı işlerin sevabı yok olur. Bir hadiste İmam Sadık (a.s) şöyle buyuruyor: ‘Kocasına, ‘Senden hiç hayır görmedim’ diyen kadının amelinin sevabı yok olur.’[11]

ıv) Hz. Ali’nin (a.s) Velayetini İnkar Etmek

Ebu Hamza diyor ki: ‘İmam Bakır’dan (a.s) Kim imanı inkar ederse bütün işledikleri boşa gider ve o, ahirette hüsrana uğrayanlardandır. ayetinin tefsirini sorduğumda şöyle buyurdu: ‘Bu ayetin batıni tefsiri, Emirü’l Müminin’in (a.s) velayetini inkar etmektir. Çünkü imandan maksat Hz. Ali’dir (a.s)’[12]

Yukarıda anlatılanlardan, habt’ın belli bir amele özgü olmadığı, bireysel, toplumsal, akidevi ve ahlaki olmak üzere bütün amellerle ilgili olduğu anlaşılmaktadır.

Habt kavramının karşısında Tekfir kavramı olmasından dolayı birazda ondan bahsetmek istiyoruz.

Salih ameller kötü amellerle yok olduğu gibi, kötü amellerde güzel amellerin vesilesiyle yok olurlar. Hatta güzel amele dönüşürler. Aşağıda buna birkaç örnek getiriyoruz:

1- Farz Namazları Yerine Getirmek

Gündüzün iki tarafında ve gecenin ilk saatlerinde namazı kıl. Şüphesiz iyilikler, kötülükleri giderir.[13]

2- Büyük Günahlardan Sakınmak

a- ‘Sakındırıldığınız büyük günahlardan kaçınırsanız, kusurlarınızı örteriz...[14]

b- ‘Küçük günahların dışında büyük günahlardan ve çirkin şeylerden sakınanlara gelince: Şüphe yok ki Rabbinin mağfireti pek geniştir.[15]

İhbat ve Tekfir’in insan yaşamındaki eğitici rolü göz önüne alındığında salih amellerin korunmasına ayrıca önem vermek gerekir.

Kur’an ve rivayetlerde insanların amelleriyle ilgili vurgu yapılan konulardan bir diğeri, salih amellerin korunması için çaba göstermektir. Yoksa salih amellerimizin bize faydası olmayabilir.

Resul-i Ekrem (s.a.a) bir rivayette Tesbihat-ı Erbaa’nın fazileti hakkında şöyle buyuruyor: ‘Allah, müminin söylediği her zikir için cennette ona bir ağaç diker.’ Ashabtan biri ‘O zaman bizim cennette çok ağacımız var’ dediğinde ‘Evet’ diye buyurdu Allah Resulü: ‘Ama dikkat edin göndereceğiniz ateşle onları yakmayın.’ Sonra şu ayeti okudular:Ey inananlar, Allah'a itaat edin ve Peygambere itaat edin ve amellerinizi boşa çıkarmayın.[16]      



[1] -el-Cevheri, İsmail b. Hammad, el-Sihah, c.3, s.1118, Daru’l İlm, Beyrut, 1990.

[2] -el-Feyyumi, Ahmed b. Muhammed, el-Misbahu’l Münir, s.118

[3] -Maide/5

[4] -Tövbe/17

[5] -Maide/53

[6] -A’raf/147

[7] -Maide/5

[8] -Kuleyni, Muhammed b. Yakup, el- Kafi, c.2, s.387, H.12, Daru’l-Kütübi’l-İslamiyye, Tahran, H.Ş.1365

[9] -a.g.e. c.2, s.400, H.8

[10] -Meclisi, Muhammed Bakır, Mir’atu’l-Ukul, c.11, s.186, Daru’l-Kütübi’l-İslamiyye, Tahran, HK.1404

[11] -Hür Amuli, Muhammed b. Hasan, Vesail-uş Şia, c.20, s.162, H.7, Müesseset-ü Alu’l-Beyt, Kum, HK.1409

[12] -Meclisi, Muhammed Bakır, Biharu’l-Envar, c.35, s.369, H.14, Müessesetü’l-Vefa, Beyrut, HK.1404

[13] -Hud/114

[14] -Nisa/31

[15] -Necm/32

[16] -Muhammed/33; Saduk, Muhammed b. Ali, Emali, c.1, s.607, İntişarat-ı Kitaphane-i İslamiyye, Tahran, HŞ.1362.

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Rastgele Sorular

  • Toplumun tüketime yöneldiği, ümmetin darmadağın olduğu ve yalan, hilekârlık ve düzenbazlığın çokça yaygın olduğu şartlarda İslam’ın buyruklarına göre doğru bir şekilde nasıl amel edilebilir?
    5907 Pratik Ahlak 2012/05/16
    İslam dininin hüküm ve buyrukları iki alanda icra edilir. Bazıları ferdi ameller ve bazıları da toplumsal meseleler alanına girer. Ferdi ameller her toplumda uygulanabilir; yani eğer bir Müslüman İslam hüküm ve buyruklarını ferdi ve şahsi boyutta uygulamak isterse; örneğin namaz kılmak ve oruç tutmak isterse, toplum bozuk ...
  • Cabir İbn-i Hayyan’ın kısa biyografisini açıklar mısınız?
    10970 تاريخ بزرگان 2011/08/16
    Cabir İbn-i Hayyan, Ebu Abdullah veya Ebu Musa Cabir İbni Abdullah-i Tarsus-i Kufi olarak tanınanmeşhur bir sofidir (tasavvufçudur). [1]İbni Nedim “El-Fihrist” kitabında onun künyesini Ebu Abdullah olarak zikir ederek, şöyle diyor: Razi (Zekeriya-i Razi) fenni kitaplarında Cabir ...
  • Müminin nefsinin velayeti Masum İmam’ın elinde olduğu konusundaki görüşünüz nedir?
    5444 Eski Kelam İlmi 2012/01/29
    Hz. Ayetullah Mehdi Hadevi Tahrani’nin Cevabı:Hz. Masum İmamlar’ın (a.s) müminin üzerinde tekvini ve teşrii velayetleri vardır, ancak bu velayeti uygulama noktasında hayırlar göz önüne alınır. ...
  • Secde etmek için iki mühürden istifade etmek doğru mudur?
    5809 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/08/17
    Namaz kılan insanın secde yeri dizlerinin olduğu yerden birleşik dört parmak miktarından aşağı veya yukarı olmamalıdır.[1] Bundan dolayı iki mührün yüksekliği birleşik dört parmaktan fazla olmazsa ona secde edilebilir. Namazda secde yerinin yüksekliğini değiştirmenin de bir sakıncası yoktur.
  • İsm-i A’zam’ı kim bilmekteydi?
    6447 Teorik İrfan 2011/06/20
    İsm-i A’zam salt bir sözcüğü bilmek ve söylemekten ibaret değildir. Onun sözcük ötesi bir hakikati vardır. İsm-i A’zam kendini yetiştirme, nefis tezkiyesi, ibadet ve ilahi yardımlar ile bireylerde beliriverir ve bu halin etkisiyle Yüce Allah böyle bir kudret ve ilahi makamı kendilerine verir. Birçok ayet ve rivayette İsm-i A’zam’a ...
  • İslamî rivayetlere göre ruhun mahiyeti nedir ve Kur’an’da bu konuda neden daha fazla bir açıklama yapılmamıştır?
    15732 Tefsir 2012/01/18
    Ruh kelimesi değişik ilimlerde farklı anlamlar ifade eder ve bu kavram her ilimde kendi özel ıstılah anlamını taşır. Kur’an literatüründe de onun hakkında özel bir mana göz önünde bulundurulmuş ve değişik tabirler ile kullanılmıştır. Bu ayette ruhun hangi manasının sorulduğu hususunda birkaç ihtimal mevcuttur. Hayvanî ruh, insanî ...
  • Ahzap suresinin 37. ayetinin nüzul sebebi nedir?
    27421 تاريخ بزرگان 2011/04/13
    Ahzap suresinin 37. ayeti Peygamber’le (s.a.a) Cahş’ın kızı Zeynep’in evliliği hakkında olup şöyle buyuruyor: ‘An o zamanı ki Allah'ın, kendisine nimet verdiği ve senin de nimetler verdiğin kişiye ‘eşini bırakma ve çekin Allah'tan’ diyordun.’Zeyd bin. Harise azad edilmiş bir köle olup, Peygamber (s.a.a) onu kendisine ...
  • Neden ağaç altında cinsel ilişkiye girmemek gerekir?
    7897 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/03/11
    Bazı alimlere göre[1] cinsel ilişkiye girmenin mekruh olduğu yerlerden biri meyveli ağacın altıdır.[2] Yani bu işin orada yapılmaması daha iyidir. Ama haram değildir. Bu kerahetin nedeni Peygamber Efendimizin (s.a.a) buyurduğu şu sözdür: ‘Meyveli ağacın altında karınla cinsel ilişkiye girme; ...
  • İsmet kavramını açıklayabilir misiniz? Masum İmamlar (a.s)'ın dışında başkaları da ismet makamına ulaşabilirler mi?
    9058 Eski Kelam İlmi 2009/06/16
    İslami İnanç sisteminde ismet makamına sahip olan kimseye masum denmektedir. Masum Allah'ın özel lütfüyle her türlü günah ve kötü işlerden kendini uzak tutan, en küçük bir hata, yanlışlık yapmayan olan kimsedir. Ama böyle bir durum cebir ve iradesizlikten değil, aksine günah ...
  • Estetik ameliyatlar konusunda İslam’ın görüşü nedir?
    7593 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2008/05/14
    Ehl-I Beyt Mektebinin büyük Taklit Mercilerinin güzellik amaçlı estetik ameliyatları konusunda ki çeşitli görüşleri aşağıda sıralanmıştır:Ayatullah el-Uzma Hamei’nin yetkili bürosu tarafından yayınlan fetva:Mahrem olmayanın insana dokunmasının ve başka günahı gerektirmediği müddetçe, estetik ameliyeti haddi zatında caizdir.Ayetullah el Uzma Mekarim Şirazi’nin bürosu tarafından yayınlana fetva:Başka bir haramı ...

En Çok Okunanlar