Gelişmiş Arama
Ziyaret
8430
Güncellenme Tarihi: 2008/05/25
Soru Özeti
Suhayb-i Rumi'nin kişiliği hakkında bilgi verir misiniz? Bu zat Ehl-i Beyt'in dostlarından mıdır? Hz. Ali'nin imametini kabul emiş midir?
Soru
Suhayb-i Rumi'nin kişiliği hakkında bilgi verir misiniz? Bu zat Ehl-i Beyt'in dostlarından mıdır? Hz. Ali'nin imametini kabul emiş midir?
Kısa Cevap

Suhayb b. Sinan, Irak asıllı ve Dicle’nin kıyılarında Musul şehrinin yakınlarında yaşayan kabilelere mensuptur. Babası ve amcası Kesra tarafından Ebelle şehrinin yönetimini üstlenmişler, İran ve Ruma arasında cereyan eden savaşlardan birinde Rumlulara esir düşmüş, onu Ruma’ya götürmüşler ve orada büyümüştür. Bu yüzden Suhayb-i Rumi diye anılılr. Bundan dolyayı dilinde peltek vardı, ne Araptı ve ne de Avrupalı. Kelp kabilesinin bazı büyükleri onu diğer bir kısım kölelerle birlikte Ruma’dan satın aldılar ve Mekke’de Abdullah b. Ce’dan’a sattılar. Abdullah da onu azat etti.[1]

Suhayb ve Ammar Yasir otuz kaç kişiden sonra Müslüman olmuşlardır. Peygamber (s.a.a) ve ashabından bir grubun Arkam’in evinde gizlendikleri bir sırada Ammar kapıda giriş için izin verilmesini beklerken Suhayb da oraya gelmiş, Ammar ona buraya, niçin geldin? diye sorunca o da: Peki sen ne için geldin? diye karşılık vermiş. Ammar Peygamber’in huzuruna çıkmak ve sözlerini duymak için geldim, demiştir. Suhayb benim maksadım aynı şeydir, demiştir. Bunun üzerine ikisi de içeri girerler, İslam Peygamberi onlara İslam dinini sunar ve onlar da Müslüman olurlar.[2]

Peygamber’in Medine’ye hicretinden sonra Suhayb de Medine’ye doğru hareket eder Kureyşli kâfirler onu takip etmeye koyulurlar. Şecaatli biri olan Suhayb yayına bir ok bırakır ve şöyle der: Hepiniz beni iyi tanıyorsunuz, ok atmada tam bir meharete sahibim. Eğer beni bırakmasanız bütün oklarımı size doğru atar sonra kılıçla sizinle savaşırırm. Üstelik benim size bir yararım da yoktur. Ama beni bırakırsanız ben mallarımın yerini size söylerim siz onları kendinize alırsınız. Onlar bu anlaşmaya razı oldular. Ve geri döndüler Suhayb de yoluna devam edip Kuba’da Peygamber’e ulaştı.[3]

Suhayb Bedir, Uhut, Handek ve diğer savaşlara katılmıştır.[4]

Suhayb ikinci halife’ye özel bir ilgi duyardı. Bazı kitaplarda kaydedildiğine göre Suhayb ikinci Halife yaralanıp yatakta olduğu sırada onun için ağlar ve ağıt söylerdi. Ölümünden sonra da onun cenaze namaz kıldı. İkinci halife de ona karşı özel bir muhabbet beslerdi. Yatakta yattığı sıralarda Suhayb’in halka namaz kıldırmasını emretmişti. O da bu emir üzere hilafet şürası işini tamamlayıncaya kadar halka imamlık yapmıştır.[5]

Her halukarda tarihi kaynaklarda onun Hz. Ali’nin imamlığını kabul ettiğini veya Ehl-i Beyt’e karşı muhabbet beslediğini gösteren bir şey bulunmamıştır.

Hatta bazı rivayetlere göre Suhayb yaptığı bazı kötü işlerinden dolayı Ehl-i Beyt tarafından azarlanmış ve kınanmıştır.[6]

Suhayb Şevval ayının 28’de yetmiş yaşında vefat etmiş ve Bakii mezarlığında toprağa verilmiştir.[7]



[1] İbn-i Abdu’l-Birr, İzziddin, Usdu’l-Gabe, c. 2 s. 418

[2] İbn-I Abdu’l-Birr, Ebu Ömer Ysusuf, El-İstiab fi Marifetus’-sehabe, c. 2 s. 728

[3] Adge. 732

[4] İbn- Sa’d, Muhammed b. Sa’d, Et-Tabaku’Kubra c. 3 s. 172

[5] Adge. 173

[6] Meclisi, Biharu’l-Envar, c. 22 s. 142

[7] Tabakat c. 3. s. 173 El-İstiab fi Marifetus’-sehabe, c. 2 s. 733

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Rastgele Sorular

  • Taklit mercilerinin günümüzde başa kama vurma hakkında ki fetvaları nedir?
    12378 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2009/02/22
    Hz. İmam Hüseyin Seyyid-i Şüheda'ya matem tutmak Masum İmamlar (a.s)'ın ve din önderlerinin her zaman üzerinde önemle durdukları bir noktadır ve tarih boyunca bu merasimleri hep yapılmıştır.Başa kama vurmak, bazı şehir ve ülkelerde İmam Hüseyin (a.s) ve ashabı için tutulan matem ...
  • Tılsım ve sihre karşı koymanın yolu nedir?
    30310 Pratik Ahlak 2011/08/20
    Tılsım ve sihir bir hurafe değildir ve etkileri vardır. Ama herkesin tılsım yapma gücü yoktur. Tılsım yapmayı bildiğini iddia edenlerin birçoğu sözlerinde sadık değillerdir. Bilakis bunu diğerlerini dolandırmak ve kendi geçimlerini sağlamak için uydurmaktadırlar. Büyü ve tılsımı batıl etmenin en iyi yolu Allah'a tevekkül etmek ve Kuran-ı ...
  • Hz. Fatıma (s.a) yüzük takar mıydı? Taktığı yüzüğünün kaşında bir yazı var mıydı?
    7736 ویژگی ها و مناقب 2015/06/21
    Hz. Zehra’nın (s.a) israf yönü bulunmayan normal süslerden yararlanmaması için herhangi bir neden bulunmamaktadır. Bazı hadis kitaplarında nakledildiği üzere Hz. Fatıma (s.a) gümüş türünden bir yüzüğe sahipti.[1] Bu yüzüğün kaşı üzerinde bir takım zikirlerin yazıldığı ve bunların da şunlar olduğu aktarılmıştır: 1. Tevekkül edenler ...
  • İlim ve ameli birleştirmek için uygun ve etkili çözüm nedir?
    5783 Pratik Ahlak 2012/01/18
    İslamî usuller esasınca, ancak salih ameli peşinden getiren bir ilim ve bilgi faydalı olabilir. Ama bununla birlikte bazı âlimlerin salih amel işlemekten geri kaldığını gözlemlemekteyiz. Bu konu değişik nedenlerden kaynaklanabilir. Mesela onlar sadece bir takım ıstılahları öğrenmiş, gerçek bilgin olmamış, bilgilerine önem vermemiş, dünya hayatını ahirete tercih etmiş, dinî ...
  • Gerçektende tezkiyeyi nefis ve kendini yetiştirmekte üstat gerekli mi?
    6177 Pratik Ahlak 2009/07/12
    Hiç şüphesiz böylesine zor ve önemli bir yolun üstada ihtiyacı vardır. İnsanın ilk üstadı Allahü Teladır; zira fıtrat vasıtasıyla insanları bu yola iletmekle birlikte, peygamberleri de insanların hidayeti için göndermiştir. Eğer bu ulvi yolda takvalı, salih ve tertemiz bir üstat nasip olursa, insan ondan faydalanmalı ama böyle ...
  • Müziğin haram veya helal olduğuna dair delilleri açıklar mısınız?
    68531 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/11/09
    fıkıh literatüründe musiki ile gına (şarkı) birbirinden farklıdırlar. Gına, eğlence meclisleri münasebetiyle muhataplarını sevindirmek ve eğlendirmek gayesiyle, hançereden çıkıp boğazda çalkalanan sese deniliyor. Musiki (müzik) ise, çalgı aletlerinden meydana gelen ritimdir.Bazı ayet, rivayet ...
  • Namaz esnasında selama cevap vermenin şekli nasıldır?
    5909 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/04/15
    Namaz esnasındayken insan bir başkasına selam vermemelidir ve eğer bir başkası insana selam verirse, insan ön selam niteliğinde cevap vermelidir; örneğin “es-selamu aleyküm” veya “selamun aleyküm” söylemeli ve “aleyküm selam” dememelidir.[1] Hatırlatılmalıdır ki insan selamın cevabını ister namazda olsun ister namaz dışında ...
  • Gönüllerine göre eş bulamayan, evlilik zamanı gelmiş kızların duası hangisidir?
    17222 Pratik Ahlak 2012/07/21
    Saygıdeğer okuyucumuz; Sizin nazarınızdaki dua Şeyh Abbas Kummi’nin “Mefatihu’l Cinan” kitabında zikredilmiştir ve o dua şöyledir: Şeyh ve Seyyid, Mufazzal bin Ömer’den şöyle rivayet etmektedir: Bir gün İmam Cefer-i Sadık’ı (a.s) Cafer-i Tayyar namazını kılarken gördüm ve namazı kıldıktan sonra ellerini kaldırarak nefesi ...
  • Neden Şiiler namazı eli açık olarak ve Sünniler de eli bağlı olarak kılmaktadırlar? Peygamber (s.a.a.) namazı nasıl kılmaktaydı? Bu hususta deliliniz var mı?
    87261 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2008/04/09
    On iki İmam’a bağlı olan Şia, Peygamber (s.a.a.) ve Ehl-i Beyt İmamları’nın sünnetine göre amel etmek için namazı eli açık olarak kılmaktadırlar. Onların delili, Peygamber (s.a.a.) ve Ehl-i Beyt İmamlarının namaz kılarken ellerini açıp normal şekilde namaz kıldıkları ve namaz esnasında elleri bağlamayı Mecusilere benzemeyi ifade eden rivayetlerdir. Aynı şekil ...
  • İmamlara ait resimlerin şer’i hükmü nedir?
    6463 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2009/09/07
    Bu sorunun kısa cevabı yoktur. Ayrıntılı cevap seçeneğini tıklayınız. ...

En Çok Okunanlar